Şu sıralar hayatımdaki en büyük heyecanlardan biri Postcrossing. Eve gelince bilgisayarımın üzerinde kart bulmak, aklımın bir köşesinde sürekli “değişik kartlar almak” olması, kime hangi kartı hangi pulla göndereceğimi seçmek o kadar keyifli ki.
Bu keyfi sürdürmenin en kolay yolu Postcrossing’e üye olmak ama, peki
nedir bu Postcrossing?
Postcrossing farklı ülkelere kart gönderip almanızı sağlayan bir proje. Zaten sloganı da
"send a postcard and receive a postcard back from a random person somewhere in the world!”.
Siteye üye olup bir “postcrosser” olduktan sonra size verilen diğer üyelerin adreslerine kartpostal gönderiyorsunuz. Aynı şekilde sizin adresiniz de başka üyelere veriliyor ve bambaşka ülkelerdeki tanımadığınız insanlardan kartlar alıyorsunuz.
Ben üye olmadan önce posta kutusunda hiç beklemediğim bir anda kart bulmanın bu kadar heyecan verici olacağını tahmin etmemiştim açıkçası :).
Postcrossing nasıl çalışır?
Üyelik adı (nickname) ve şifre belirleyip, e-mail adresinle üye oluyorsun. İlk etapta sadece kartların gelmesini istediğin adresini girmen yeterli, başka bilgi girmene gerek yok.
- Kart göndereceğin adresleri al.
Sol menüdeki “Send a postcard” sekmesinden adres talep ediyorsun. İlk olarak sistem tek seferde beş adres almana izin verecek. Gönderdiğin kartlar yerine ulaşıp sana da ulaşan kartları sisteme girdikçe alabileceğin adres sayısı on ikiye kadar çıkıyor. Sayı artışı şöyle devam ediyor:
https://www.postcrossing.com/help/how-many-postcards-can-i-send
Bu kısımda dikkat edebileceğin detaylar var aslında, Postcrossing ahalisi tarafından çoğunlukla sevilen noktalar var, ama bunları uygulamak tamamen sana kalmış. Bunlardan başka bir yazıda detaylı olarak bahsedeceğim :).
Mutlaka dikkat etmen gereken nokta, adres ile birlikte verilen Postcard ID. Türkiye’den kart göndereceksen TR- şeklinde başlayan bir numara veriliyor, bunu okunaklı bir şekilde göndereceğin kartın üzerine yazman gerekiyor.
|
Bu kart İngiltere'den geldi, Great Britain olarak Postcard ID'si GB ile başlıyor :) |
- Gönderdiğin kartların yerlerine ulaşmasını bekle.
Kart karşıdaki kişiye ulaştığında yazdığın Postcard ID’yi sisteme giriyor. Sana da kartının yerine ulaştığına dair bir mesaj geliyor.
Şimdi gelecek kartları beklemeye başlayabilirsin :).
Gönderdiğin kart sahibine ulaştıktan sonra sistem senin adresini de başka kullanıcılara veriyor. Bu kısım gerçekten biraz sürprizli çünkü karşıdaki kişi adresi aldıktan sonra kaç günde postaya verecek, gelmesi ne kadar sürecek bilemiyoruz. Bu yüzden hiç ummadığın anda posta kutunda kart veya kartlarla karşılaşacaksın. Benim en sevdiğim kısım da bu.
Hatta bir de aldığın adreslerin süresinin dolması meselesi var ki, bu da eklenince hiç hiç beklemediğin anda kart gelebiliyor. Mesela ben ilk üye olduğumda gaza gelip beş adres birden aldım. Ama uygun kart bulup postaya vermem biraz zaman aldı, posta süresi de eklenince benim kartlar yerine ulaşmadan Expired olarak görünmeye başladı.
EXPIRED CARD meselesi
Aldığın adrese kart 60 gün içinde gitmezse Expired olarak görünüyor. Bu hem göndericiyi hem de alıcıyı koruyan bir uygulama. Sonuçta beş kart gönderdiğimizde ve kartlar postada kaybolup yerine ulaşmadığında yeni adres alamayacaktık, bu da sıkıcı bir durum olurdu. Aynı şekilde senin adresin de beş farklı kullanıcıya veriliyor. Bir ya da birkaçının kart göndermemesi ya da kartın postada kaybolması eksik kart almana neden olacaktı.
Expired damgası yiyen kartlar bir nevi yok sayılıyor. Gönderdiğin kart ulaşmadıysa bir süre sonra yeni adres alabiliyorsun. Ama 60 günden sonra Expired olarak görünen kartların yerine ulaşması halinde yine de giriş yapılabiliyor, kartın üzerindeki ID ile girilmesi için bir sene vakit var. Girilmeyen kartlar ancak bir yıldan sonra sistemden siliniyor.
Bu sana tabii ki de adresleri alıp alıp kart atmama lüksü vermiyor. Traveling Postcards kısmındaki kart sayısı arttığında yeni adres alamıyorsun. Örneğin benim bir ara gidecek kart sayım 9 olmuştu, hepsi de Expired olarak görünüyordu. İçlerinde henüz göndermediklerim, gönderdiğim ve yerine ulaşmayanlar da vardı. Sistem bana yeni adres vermemeye başladı, bu kartların yerine ulaşması gerekiyordu. Bu durumda göndermediğiniz kartları göndermelisiniz. Yerine ulaşmayan kartlar varsa da kullanıcıya mesaj atabilirsiniz, kartı gönderdiğinizi eline ulaştıysa giriş yapmasını rica edebilirsiniz. Postcard ID'yi girmeyi unutmuş olabilirsiniz, ya da karşı taraf kart geldiğinde sisteme girmeyi unutmuş olabilir.
Benim gönderdiğim kartlardan dört tanesi Expired olarak görünüyor mesela. Adresine ulaşan kartlarım altı tane. Aldığım kartlar ise dokuz oldu. Normal şartlar altında kartları aynı anda gönderince birkaç hafta içinde adreslerine ulaşıp girişleri yapılıyor ve bir süre sonra sana da arka arkaya kartlar geliyor. Ama mesela son gönderimimde altı adresi birden aldım, yazıp hepsini gönderdim. Henüz kart almayı beklemiyordum çünkü gönderdiğim kartlar henüz adreslerine ulaşmamıştı. Ama geçen gün tek bir tane kart geldi mesela, hiç hiç beklemediğim anda. “Expired” kartların güzelliği işte :).
- Aldığın kartın heyecanı ile görevini unutmaman gerek tabi.
Sana kart geldiğinde de ID numarasını sisteme giriyorsun. Yine sol menüdeki “Register a postcard” seçeneğinden yapacaksın.
Aldığın ve gönderdiğin kartların fotoğraflarını çekip siteye yükleyebilirsin.
Böylece bir “Postcards Wall” oluşturabiliyorsun, bu bölüme bakmak gerçekten çok eğlenceli. Fotoğraf çekerken kartın sadece ön yüzünün görünmesine dikkat etmelisin, adres kısmı gözükmemeli. Çünkü Postcards Wall’un profilin gibi herkese açık oluyor, başkalarının adreslerinin burada göstermek hoş değil.
Kartlarını,
Traveling postcards
Sent postcards
Received postcards
sekmelerinden takip edebilirsin.
Travelling postcards kısmında gönderdiğin ancak hala yerine ulaşmayan kartlar sıralanıyor. Sent postcards alıcısına ulaşanlar, Received Postcards da sana gelenler.
Postcrossing’in temeli bu kadar diyebiliriz aslında. Bundan sonrası biraz detay oluyor :).
Interested in direct swaps?
Swap değiş tokuş demek. Profil bilgilerinde “direct swap” isteyip istemediğini işaretliyorsun. Eğer eveti seçersen, diğer kullanıcılardan swap için mesaj alabilirsin.
|
341 |
Bir kullanıcı bana geçen haftalarda İstanbul özellikle Ayasofya ile ilgili kartım olup olmadığını sordu. Elimdeki İstanbul kartlarından göndereceğim ona. Ben kart koleksiyonu yapmadığım için çok seçici davranmadım, kendi ülkesi ya da şehri ile ilgili kartlar gönderebileceğini söyledim. O da bana kart gönderecek ve böylece ilk direct swap’imi gerçekleştirmiş olacağım :).
Postcrossing’de diğer kullanıcılara açık bir profil sayfan olacak. Buraya girdiğin bilgilerle kendini tanıtabilir ve insanların sana, zevkine uygun kartlar atmalarını sağlayabilirsin. Ben kart göndereceğim kişinin profil sayfasına bakıyorum ve hoşuna gidecek kartlar seçip yazmaya çalışıyorum.
Bununla ilgili deneyimlerimi de başka bir yazıda daha detaylı paylaşacağım :).
Son olarak
Dikkat etmeniz gerekenler:
- Aldığınız adresin birine ait özel bir bilgi olduğunu unutmayın ve Postcrossing’de ya da Instagram/Facebook/Twitter’da başkalarıyla paylaşmayın.
- Postcard ID’yi yazmayı unutmayın.
- Zarfsız ve kartın üzerine pul yapıştırarak göndermeye özen gösterin.
- Böyle online bir sistemden otomatik adres almak başta işi biraz mekanikleştiriyor ama siz karşınızda gerçek biri olduğunu unutmayın :). Yeni kartlar almak, yazılanları okumak sizi nasıl heyecanlandırıyorsa, kart attığınız kişiler de benzer şeyler hissediyor. Göndereceğiniz kartlara ve yazdıklarınıza özen göstermekten üşenmeyin :).
HAPPY POSTCROSSING!